Butik Bira(Craft Beer) vs. Ticari Biralar(Commercial Beers)


Butik bira, adından da anlaşılacağı üzere nispeten daha küçük tesislerde sınırlı miktarlarda üretimi yapılan ve bu sebeple üretimi bir o kadar da özenli ve doğal olan biralardır. Ticari biralar denildiğinde ise şüphesiz aklınıza ilk gelen büyük bira markaları bunlar için doğru sınıflandırmada yer alacaktır.

Hollandalı Heineken ve Amstel; Alman Becks; Amerikan Budweiser, Miller, Coors; Avustralyalı Fosters; Avrupa’nın 5. Büyük üreticisi Efes Pilsen ve sayamadığım onlarca dünya devi, hepsi büyük miktarlarda üretim yapıyor ve büyük kitlelere hitap ediyor, hepsinin kendi fanları var ve bir markayı içen diğerini içmiyor. Ancak şöyle de bir durum var, bu saydıklarımın hepsi büyük ticari kaygılardan ötürü tek tip bira üretiyorlar, en azından orijinal biraları öyle. Elbette her birinin kendine has karakteristik tadı var; kullandıkları şerbetçiotları ve bunların kaynatılma süreleri, malt türlerinin oranları, maya kültürleri bu farklılıkları yaratıyor ama temelde hepsi aynı tür, yani dünyada şu an en çok tüketilmekte olan lager tipi biralar. Türkiye’den örnek vermek gerekirse, pazardaki iki büyük üreticiyi göz önüne alalım. Bir tarafta %80 pazar payına sahip Efes Pilsen, diğer tarafta son zamanlarda %100 malt ile üretilmiş birasıyla %17 olan pazar payını arttırma çabasında olan Tuborg. Öncelikle şunu belirtmeliyim ki mevzu bahis çoğu ticari bira üreticisi, üretim maliyetlerini düşürmek için biranın saflığını bozan, biraya lezzet açısından hiçbir katkıda bulunmayan ve sadece alkol oranını arttırmaya yarayan pirinç, şeker, mısır şurubu vb. kullanmaktayken (şişenin arkasındaki içindekiler kısmına bakınız) Türkiye’de Münih biralarına yakın lezzette ve saflıkta üretilen bu bira biz tüketiciler için çeşitlilik ve kalite açısından olumlu bir hamle. Öte yandan, Efes’de Tuborg’da yine de aynı tip biralar, ikisi de lager, ancak Efes’te şerbetçiotunun acılığını bitişte daha fazla hissedersiniz, Tuborg’da ise malt tadı Efes’e göre daha ön plandadır. Yine bir Efes-Heineken karşılaştırması yaptığınızda temelde birbirlerine çok benzer biralar olduklarını göreceksiniz. Netice itibariyle, ticari bira üreticilerin hiçbiri seri üretim ve ticari kaygılar sebebiyle alışılagelmişin dışında farklı türlerdeki biralarla ön plana çıkmazlar, çıkamazlar, biranın lezzetinden ziyade sahip oldukları finansal güçle daha çok köşe kapıp satış kanallarını geliştirme çabasındadırlar. Bunu yaparken ürettikleri biraya ne kadar özen gösterdiklerini,  yahut tüketiciye sundukları biranın kalitesini ne kadar ön planda tuttuklarını ise özellikle satışların yoğun olduğu yaz dönemlerinde rahatlıkla görebiliyoruz. Mevsimsel olarak artan talebi karşılayabilmek adına yeterince olgunlaşmayan, bu sebeple alıştığımız karakteri tam olarak oturmayan biraları birçoğumuz özellikle yaz mevsiminde içmek zorunda kalmıştır. Aynı markanın farklı fabrikalarda üretilen biralarının birbirinden tamamen farklı karakterde olması ise ayrı bir olay (O kadar ki gözü kapalı hangi fabrikada üretildiğini rahatlıkla söyleyebiliyorumJ). Alternatif bira türleri ve markaları mı? Bizde bazı tabuları yıkmak zor olduğu için henüz onlara yer yok!!!, varsa bile kısıtlı ulaşım imkanı ile… Hal böyleyken, bira hakkında çok da fikri olmayan, biraya sadece su+arpa kombinasyonu gözüyle bakan bizler bira adında önümüze getirilen her şeyi sorgulamadan içiyoruz.

Söyleyecek o kadar çok şey var ki, bunları başka başlıklar altında dile getirmek üzere butik biralara değinmek istiyorum. Başlıkta belirtildiği gibi ortada gerçekten bir ticari ve butik bira ayrımı var, elbette butik üreticiler de bu işi para kazanmak için profesyonel olarak yapıyor ama bu işi yaparken sahip oldukları tutku, ürettikleri ürünü satış öncelikli bir objeden ziyade bir sanat eserine dönüştürüyor. Sadece Amerika’da bile bu şekilde üretim yapan irili ufaklı 2000’e yakın yerel butik üretici mevcut ve bunlar bulundukları bölgenin biraları olarak biliniyor ve çevresindeki halk da birasına sahip çıkıyor. Düzenlenen bira yarışmalarında tüm dereceler bu biralardan çıkıyor, hatta Sierra Nevada, Brooklyn, Dogfish Head gibi biralar ünü tüm dünyaya yayılmış butik biralardan yalnızca birkaçı.

Butik biraların en büyük farkı doğal yöntemlerle fermente edilmesi ve biranın saflığını bozan katkı maddeleri konulmaması. Örneğin türüne göre 1 haftadan 2 aya kadar süren fermantasyon aşamasından sonra ticari biralar yapay olarak ani bir şekilde CO2 eklenmesiyle bir an önce satışa sunulabilirken çoğu butik birada ise gazlanmanın doğal yollarla şişenin içinde yavaş yavaş gerçekleşmesi adına bir o kadar süre daha bekleniyor ve bira olması gerektiği düzeyde olgunlaştıktan sonra satışa sunuluyor. Diğer taraftan, üretim maliyetlerini düşürmek ve karlılıklarını arttırmak adına mısır, pirinç, şeker gibi ilave malzemeler kullanmıyorlar. Biranın kalitesi ve lezzeti açısından son derece önemli olan bu unsurlar elbette ekstra stok maliyeti ve hammadde maliyeti oluşturuyor. Her şeyin bedeli var, neyse ki konu bira olduğunda bu çok da fazla değil. Ortalama olarak baktığımızda butik biralar ticari biralara oranla neredeyse iki katı daha pahalılar, hatta tıpkı şarapta olduğu gibi 100-1000 dolara da çok özel biralar bulabilirsiniz. Ortalama olanlara göz önüne aldığımızda iki katı ücret ödemeye değer mi derseniz, şahsen kaliteli ve belirli bir karakteri olan bir bira için bundan daha fazlasını da vermekteyim, çünkü “Life is too short to drink cheap beer (Hayat ucuz bira içmeyecek kadar kısa)”.

Butik bira üreticilerinin doğallığının yanında farklı çeşitler sunuyor olmasını da büyük markaların ürettiği tek tip biraları içmek zorunda bırakılan bizler için tekdüzelikten sıyrılmak adına büyük bir şans ve sadece bu bile bizim onları destekleyerek farklı türde üretim yapmalarını teşvik etmemiz için yeterli bir sebep. Türkiye’de henüz ne yazık ki destekleyecek çok sayıda üretici olmasa da, en azından Taps’in herhangi bir restoranına gidip farklı türdeki biralarını deneyerek (tavsiyem öncelikli olarak isli bira ve Marzen birasıdır) bira kültürünüzü geliştirmek adına küçük bir başlangıç yapabilirsiniz.

I AM ALSO A CRAFT BEER DRINKER J

Bu Blogda Ara